Emekten geleceğe: Üç kuşağın Asır tutkusu

Kayseri’nin sıcak atölyelerinden, dünyanın fuar salonlarına uzanan bir yolculuk… Ahmet Çanakçıoğlu, ticarete başladıkları ilk günden itibaren helal kazanç, dürüstlük ve işi zamanında teslim etmek ilkeleriyle büyüdüklerini söylüyor. 

-Ticarete başladığımızda bize helal kazanç, dürüst çalışma ve işleri zamanında teslim etmeyi öğrettiler. Mesleğimizin inceliklerini üstatlarımızdan öğrendik. Önce dürüstlük ve çalışkanlık temelimiz oldu; gece gündüz demeden çalıştık. Bu dürüstlüğü teknolojiyle birleştirip Türkiye ve dünya fuarlarını takip ederek üretimimize entegre ettik. Sektörümüzde kalite, termin ve fiyat bir arada olduğunda başarı kaçınılmazdır; buna çalışkanlığı da eklediğimizde ise başaramayacağımız hiçbir şey yok.

Kayseri, mobilyanın kalbi… Burada üretilen her parça, emeğin, tutkunun ve nesiller boyu süren bir mirasın izlerini taşıyor. Ahmet Çanakçıoğlu, üretim kapasitesi, yan sanayi ve yetişmiş elemanıyla Türkiye’de eşsiz olan bu şehrin, hak ettiği destekle dünya pazarında çok daha güçlü olabileceğini söylüyor.

-Kayseri, mobilyanın gerçek başkentidir. İnegöl’ü butik atölyelerle kıyasladığınızda, Kayseri’deki üretim ve çalışan sayısı çok daha fazladır. Burada yan sanayi ve yetişmiş eleman bulunuyor; mobilyadaki sıkıntıları giderecek altyapı hazır. Ancak sektörün hak ettiği desteği göremiyoruz. Vekillerimizden, bakanlarımızdan ve yerel yöneticilerden mobilya sektörüne daha fazla destek bekliyoruz. Ham madde fiyatları kontrolsüz, asgari destek yetersiz. Cumhurbaşkanımızın 500 milyar dolar ihracat hedefi için biz gece gündüz çalışıyoruz; fuarlara katılıyor, yurt dışı ve içi müşterilerle temas kuruyoruz. Ancak yeşil pasaport gibi lojistik kolaylıklar hâlâ sınırlı, ihracat potansiyelimizi sınırlıyor. Mobilya sektörü, Çin’den daha kaliteli, İtalya kadar olmasa da rekabetçi üretim yapıyor. Eğer devlet destekleri ve kolaylıklar sağlanırsa ihracatımızı kısa sürede önemli ölçüde artırabiliriz. Kayseri’nin mobilyada daha güçlü bir konuma ulaşması için bu adımlar şart.

“Gençlere tavsiyem çalışmak, tek yol çalışmak”

Gençlere tek bir öğüt var: çalışmak. Aile şirketlerinde başarı, herkesin görevini sahiplenmesine bağlı. İşte Asır Mobilya’nın hikâyesi, sadece üretim değil; emek, aile ve inanç üzerine kurulu bir mücadele…

-Gençlere tavsiyem çalışmak, tek yol çalışmak. Biz tecrübelerimizi aktarmaya, onları fuarlara götürmeye hazırız. Ancak “masa başı iş istiyorum” diyenler sıkıntı yaratıyor. Kayseri’de mobilya sektöründe yetişmiş eleman ciddi eksik. Kriz yok; önemli olan kazançları doğru yere, işimize yatırmak. Tezgahımıza, makinelerimize yatırım yaparsak sektör güçlü olur. Aile şirketlerinde başarı, herkesin görevini benimsemesine bağlı. Biz kardeşler olarak sorunları hızlıca çözüyoruz. Yurt dışı seyahatlerini yeğenim Ömer Bey, yurt içini Mustafa Bey ile yapıyoruz; beraber çok zorlukların üstesinden geldik. Bir anım var. Kurtlar Vadisi dizisine önceden reklam verirdik; İstanbul’da bir müşterimiz bizi yemeğe götürdü ve dizi başlayacak. Müşterimiz şimdi Asır Mobilya’yı dizi başlayınca görürüz dedi. O gün biz de reklam vermemiştik. Hemen kanalı arayıp 10 dakikada reklam verdik, kısa sürede yayınlandı. Masa başında verdiğimiz reklam anısını hiç unutamam. Televizyona Asır Mobilya’nın reklamını vermiştik. Otelde uzanırken o an televizyonda reklamı gördüğümde sevinçten gözlerim doldu; işte bunun için mücadele ediyoruz.

Üçüncü kuşak, teknolojiyi işin içine ustalıkla kattı. Asır Mobilya, doğruluk, dürüstlük ve kaliteyi rehber edinerek asırlık bir firma olmanın yolunda ilerliyor. Sabah 8’de iş başı, her zaman çalışanlar, müşteriler ve yan sanayi için en iyisini yapmak demek.

-Gençlik çok güzel gidiyor; üçüncü kuşak teknolojiyi işin içine iyi oturttu. İş ayrımları net; kimisi muhasebe, kimisi pazarlama, kimisi üretimde. Biz geriden takip ediyoruz ve yüzde 99 iyi yolda gidiyor. İnşallah Asır, asırlar boyu devam edecek. Bizim düsturlarımız: doğruluk, dürüstlük ve kalite. Üçünü bir arada tutmak zor, ama zoru başarırsan var oluyorsun, asırlık firma oluyorsun. İşimize sabah 8’de başlar başlamaz, çalışanlarımız, müşterilerimiz ve yan sanayimiz için en iyisini yapmaya odaklanıyoruz. Kayseri’de başarılı holdinglerimiz var; biz de inşallah büyümeye devam edeceğiz.

Baba öğüdü en güzel yol haritası…

Kayseri’de doğup büyümek ve baba yurduna bağlı kalmak, Asır Mobilya’nın düsturu. Başarıyı aileyle birlikte kazanıyor, gençlerin heyecanını destekliyor ve doğru yolda ilerliyorlar. Babalarının öğüdü hâlâ yol gösteriyor: “İşi zamanında yapın; iş varsa çalışın, yoksa iş yaratın.”

-Kayseri’de doğup büyümek, baba yurduna bağlı kalmak ve çevreye yardımcı olmak bizim düsturumuz. Kayseri’de büyümeyi seviyoruz ve bundan sonra da burada büyümeyi sürdüreceğiz. Başarıyı birlikte başardıkça motivasyonumuz artıyor; ailemizle her an toplantı yapıp işleri takip ediyoruz. Gençler heyecanlı, hedefleri yüksek; biz de onları destekleyip doğru yolda ilerliyoruz. Türkiye’nin her yerini gezdim, dünyada 30 ülkeyi gördüm; ama sabah namazıyla başlayıp akşam ezanıyla ailemizle zaman geçirerek başarılı oluyoruz. Dürüstlük, verdiğin sözleri yerine getirmek, işi kaliteli ve zamanında teslim etmek bizim temel prensibimiz. Babamızın öğüdü hâlâ yol gösteriyor: “İşi zamanında yapın, iş varsa çalışın, yoksa iş yaratın.” Biz bu düsturla ilerliyoruz.

Emekten geleceğe: Asır Mobilya’nın 3 kuşak yolculuğu

Mustafa Çanakçıoğlu, Asır Mobilya Yönetim Kurulu Üyesi ve Satış Pazarlama Müdürü. 1955’ten beri hizmet veren Asır Mobilya, teknoloji ve kaliteye önem veriyor; fuar ve ARGE çalışmaları her yıl devam ediyor. Firma, babası ve dedesiyle doğrama işiyle başlamış, mobilyaya yönelmiş; Mustafa Bey ise 3. kuşak olarak bu geleneği sürdürüyor. Mustafa Çanakçıoğlu’nun işe yazıhane temizliğiyle başlayan süreci, zımpara, kenar işlemleri ve makine hattında deneyimle tamamlanmış; böylece üretimin her aşaması öğrenilmiş…

- Asır Mobilya 1955’ten beri hizmet veriyor ve teknoloji ile kaliteye önem veriyor; fuarlar ve ARGE çalışmaları her yıl devam ediyor. Firmamız babam ve dedemle doğrama işiyle başladı, sonra mobilyaya yöneldi. Ben, 3. kuşak olarak bu görevi sürdürüyorum. İşe ilk başladığımızda yazıhane temizliğiyle başladık; sonra zımpara ve kenar işlemleri yaptık, makine hattında çalıştık. Böylece üretimin her aşamasında deneyim kazanarak bugünlere geldik. Ustalığımız var; tır bazında sunta kesimi, model ve ARGE çalışmalarımız mevcut. Babam ve amcamdan aldığımız en büyük miras, doğruluk, dürüstlük ve çalışmaktır. Rahmetli Hacı Babam doğrama ile başladı, amcalarım mobilyaya yöneldi ve bugün Asır Mobilya olarak kanepe, koltuk, yatak odası ve yemek odası üretimi yapıyoruz. Her yıl hem Türkiye’de hem yurt dışında fuarlara katılıyoruz, ürün yelpazemizi sunuyoruz ve yaklaşık 30 ülkeye ihracat yapıyoruz. Ürünlerimiz 2 yıl garantili, ama canımız sağ olduğu sürece her türlü destek ve garantiyi sonuna kadar veriyoruz.

Asır Mobilya, sadece ürün değil; emek, kalite ve asırlık bir miras sunuyor... 23 bin metrekarelik fabrikasında, ergonomi ve tasarımın her detayı bizzat test edilerek üretiliyor. Türkiye ve yurt dışında teknik servisle desteklenen ürünler, her zaman güven ve sağlamlığın garantisiyle müşteriye ulaşıyor.

-Yaptığımız işin her zaman arkasındayız. Ürünlerimizde teknik servis mevcut; Türkiye ve yurt dışında her türlü sıkıntıya müdahale ediyoruz. Asır kataloğundaki tüm ürünler bize ait olup, tasarım ve ARGE çalışmaları tamamen bizim imzamızı taşır. Ürünlerimiz asırlık ve sağlam kökenli şekilde üretilir. Mobilya sektörü durmayan bir sektördür; bu nedenle ARGE bölümümüz 365 gün çalışıyor ve her yıl kataloğumuzu yeniliyoruz. Fabrikamız 23 bin metrekare ve yaklaşık 90 metre bant uzunluğunda, sadece kanepe üretimi yapıyor. Bandın başında ve sonunda kalite kontrol elemanlarımız, ürünlerin sorunsuz şekilde paketlenip sevkiyata geçmesini sağlıyor. Mobilya tasarımında ergonomiye önem veriyoruz; oturuş, kol ve ayak konumu gibi detayları bizzat test ediyoruz. Müşteriler kataloğumuza baktığında ürünlerimizin tasarım ve kalite anlayışını hemen görebiliyor.

Sevgi olmadan başarı mümkün değil…

Mobilya, bir zevk ve tutkudur; Asır Mobilya da bunu bir sevgi göstergesi olarak ortaya koyuyor. Çocukluktan beri işin içinde olan ekip, malzemeyi koklamadan, ellerini değdirmeden kendini eksik hissediyor; çünkü bu sevgi olmadan başarı mümkün değil…

-Mobilya bir zevk işidir ve biz de buna uygun şekilde çalışıyoruz. Asır Mobilya, bir sevgi göstergesidir. Rahmetli babam 2011’de Karadeniz’deki Nefsi Akçay Tüneli’nde vefat etti; o da ağaç ihalelerine gidiyordu. Çocukluktan beri bu işle iç içeyiz; işimizin kokusunu alıp ellerimizi değdirmeden kendimizi eksik hissediyoruz. Bu sevgi olmadan başarı da mümkün değil.